Türkiye, yıllardır terör belasıyla mücadele ediyor. Binlerce can kaybı, milyonlarca yıkılan hayal ve kaybolan fırsatlar... Ancak bugün, yeni bir sayfa açma umudu ile karşı karşıyayız. PKK ve bağlı terör örgütlerinin silahları bırakma çağrısı, hem Türkiye halkı hem de özellikle bölge halkı için büyük bir fırsat sunuyor.

Bu sürecin hayata geçmesiyle birlikte, yıllardır çatışmalara harcanan kaynaklar, artık halkımızın refahına yönlendirilebilir. Silah seslerinin yerini bebek kahkahalarının, annelerin gözyaşlarının yerini huzurun alması, hepimizin en çok arzuladığı tablo. Bu sürecin kazanımı yalnızca ekonomik ya da siyasi düzeyde değil, aynı zamanda toplumsal barış ve birliğin yeniden tesis edilmesi anlamına da geliyor.

Elbette böyle büyük bir adımın arkasında kararlı ve vizyoner liderlik bulunuyor. Sayın Devlet Bahçeli'nin ilk adımı atarak bu sürecin zeminini hazırlaması, tarihsel bir önem taşıyor. Milliyetçilik ve vatanseverlik, sadece savaş meydanlarında değil, barış için de cesur adımlar atmaktan geçer. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ustalıkla yönettiği bu süreç, onun stratejik aklını ve liderlik becerisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Silahların bırakılmasıyla birlikte, siyasette var olma imkanı bulan ve meşru zeminde siyaset yapan kesimlerin de artık modern dünyanın baskı ve manipülasyonlarından kurtularak gerçek bir demokrasi ortamında yer almaları mümkün olacak. Siyasi güç kazanmanın yolu, şiddetten değil halkın gönlünü kazanmaktan geçer.

Bu barış süreci, sadece Türkiye sınırları içinde değil, bölgesel ve uluslararası düzeyde de yankı bulacak bir gelişmedir. Türkiye'nin güçlenmesi, komşu coğrafyalarda da olumlu bir etki yaratacak, istikrarsızlığa mahkum edilmek istenen Ortadoğu'da yeni bir umut ışığı yakacaktır. Ülkeler arasında daha fazla ekonomik ve sosyal işbirliği oluşacak, terör ve şiddet yerine ticaret ve kültürel paylaşım artacaktır.

Ayrıca, silahların bırakılması, bölge halkının da gelecek nesillere umutla bakmasını sağlayacaktır. Gençler, silahlı örgütlere katılmak yerine eğitim, bilim ve sanat alanlarında kendilerini geliştirerek topluma faydalı bireyler haline gelebilecektir. Barış, yeni nesillerin kaderini değiştirme gücüne sahiptir.

Türkiye Cumhuriyeti, tüm etnik kökenleri ve farklılıklarıyla büyük bir ailedir. Bizi bölmek için planlar yapanlar, kardeşliğimizi bozamayacak. Silahlar bırakıldığında, kaybeden terör baronları, kazanan ise halkımız olacaktır. Barışın, huzurun ve kardeşliğin yolu açıldı. Bunu görmek ve desteklemek, hepimizin ortak sorumluluğudur. Güzel günler yakın!