İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Karabağlar Arıtma Tesisi projesinin iptal edildiğini duyurdu. Tugay, bunun yerine yer altına yapılabilecek bir tesis üzerinde çalıştıklarını açıkladı.
SEMİ TEKTAŞ/ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, önceki dönem Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından projelendirilen ve ÇED raporlarına takılan Karabağlar Arıtma Tesisi’nin yapımından vazgeçildiğini duyurdu. Tugay, arıtma tesisi ihtiyacını karşılamak amacıyla yer altında bir tesis kurulması fikri üzerinde çalıştıklarını belirtti.
BU PROJEYİ YAPMAYACAĞIZ
Karabağlar Arıtma Tesisi’ne ilişkin bilgi veren Tugay, şunları söyledi:
“Bu proje geçen dönemde projelendirilmişti. Karabağlar'ın şehir merkezinde bir arıtma tesisi yapılması öngörülmüştü. Seçim kampanyamız sürecinde bu konu gündeme geldiğinde, ben henüz aday adayıyken çalışmalara başlamıştım. Helil Başkan da çevre mühendisi, onun da görüşünü aldık. Arkadaşlarımızla birlikte yaptığımız değerlendirmelerde bu projenin bazı sakıncaları olacağı kanaatine vardık. Bu nedenle kampanya sürecinde de ‘Bu projeyi yapmayacağız’ dedim.”
YERİN ALTINA GİZLENMİŞ BİR PROJE YAPILABİLİR
Tugay, arıtma ihtiyacının hâlâ geçerli olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
“Karabağlar’ın bir arıtmaya sahip olması, kirli suyunun arıtılması İzmir’i rahatlatır. Ancak hem konumu hem de projenin yapısı açısından bazı sakıncalar var. Belki yerin altına gizlenmiş bir arıtma tesisi yapılması fikri üzerinde çalışabiliriz. Ama bu proje asla görüntüsüyle, kokusuyla insanları rahatsız etmeyecek. Yurt dışında bunun birçok örneği var; şehir merkezinde, yer altına inşa edilmiş arıtma tesisleri bulunuyor. Biz de benzerini yapabiliriz. Ancak bunun için yeniden projelendirme gerekiyor. ÇED toplantısı, sürecin tamamlanması açısından gereklidir. Şu anda açılmış bir dosya var, süreç adım adım takip edilmeli. Beklenen itirazlar geldi, bu itirazları da haklı görüyoruz. Bu projeyi iptal ediyoruz.”
EMLAK KONUT TARTIŞMASI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Emlak Konut’un Tarihi Havagazı Fabrikası’nın arka tarafında orta gelir grubu için inşa ettiği Alsancak ve Evora projelerine dair değerlendirmelerde bulundu. En düşük 1+1 konutun 9 milyon 800 bin TL’den başlayıp 13 milyona kadar çıktığı projede, deniz manzarası olmayan 3+1 konutlar 18 milyon TL’den başlıyor ve 27 milyon TL’ye kadar ulaşıyor. 3+1 konutların vadeli ödeme planında ise aylık taksitler 440 bin TL’ye kadar çıkıyor. 4+1 ve 5+1 konutlardaki fiyatlar ise adeta soğuk duş etkisi yaratıyor. Buna karşılık, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin dar ve orta gelirli ailelere yönelik konut projelerinde ise aylık ödemeler 15 bin TL ile 28 bin TL arasında değişiyor. İki proje arasındaki fark hakkında konuşan Tugay şunları söyledi:
“Bizim amacımız farklı. Düşük gelir grubundaki insanları uygun ödeme planlarıyla konut sahibi yapmayı hedefliyoruz; lüks konutlar üretmiyoruz. Amacımız, insanların barınma ihtiyacını karşılayacak yaşam alanları oluşturmak. Emlak Konut’un amacı farklı olabilir, bu bir suçlama değil. Sonuçta Emlak Konut, konut üretmeyi amaçlayan bir kamu kurumu. Bana sorarsanız, devletin tüm olanaklarıyla insanlara uygun fiyatlı konut yapması gerekir. Çünkü şu anda ülkemizin en büyük sorunlarından biri yüksek kiralar. Konut almak neredeyse imkânsız. Normal bir maaşla bu yükün altına girmek hayal. Burada bir bakış hatası var; bu onların tercihi.”
Tugay, projelerin mimarisine de değinerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Alsancak’ta yapılan binaların mimarisini de açıkçası beğenmedim, çok kötü buldum. Yazık, o bölge açısından da sıkıntılı. Bizim yetkimiz dışındaki kurumlar bunlar. Ancak biz yaptığımız projelerle örnek olmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde geliştireceğimiz projelerde konutların kendisini lüks yapmayacağız ama yaşam alanlarını çok güzel yapacağız. Bu konuda yurtdışından da esinleniyoruz. İnsanlar evin içine çok para harcıyor ama dış çevreye yeterince önem verilmiyor. Oysa biz yaşam alanlarının kaliteli olmasına odaklanıyoruz: çocuklar için oyun alanları, spor sahaları; yaşlılar için dinlenme alanları, yeşil alanlar ve alışveriş alanları gibi. İnsanlar doğayla iç içe, sessiz ve huzurlu bir çevrede yaşamalı.”
Son olarak Tugay, kentsel yaşam anlayışını şu sözlerle özetledi:
“Ayda 400 bin TL verip yaşadığımız bir evin çevresinde nefes alacak alan yoksa, trafik yoğunluğu varsa, çocuklarımız sokağa çıkamıyorsa bir hata yapıyoruz demektir. Bu modelde çocuklar sağlıklı büyümez, insanlar huzurlu olamaz. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak ben ve arkadaşlarım, bu konulara farklı bakış açısıyla yaklaşmak istiyoruz. İnanın, bunu başaracağız. İzmir’e yakışan projelere imza atacağız.”
