İmamoğlu, Beylikdüzü’nü sadece bir ilçe değil, aynı zamanda hayat okulu olarak tanımlayarak şu ifadeleri kullandı:
“Beylikdüzü, evim… Acıyı, sevinci, kavgayı, umudu birlikte yaşadığım ailem. Beni büyüten, bana yol gösteren, siyaseti hizmet olarak öğreten yer. Sokak sokak yürüdüğüm, sofralarında misafir olduğum, dostlukla yoğrulduğum Beylikdüzü… Biz burada dayanışmayı, adil paylaşımı, partizanlıktan uzak bir siyaseti birlikte inşa ettik.”
İmamoğlu, halefi Mehmet Murat Çalık’a duyduğu güveni de vurguladı:
“Bu yolda beni yalnız bırakmadın. Dostum, kardeşim Mehmet Murat Çalık’ı sahiplendin. Yolun uzun olduğunu, enerjimizin yüksek olduğunu birlikte söyledik. Gençliğimizle, inancımızla, adalet arayışımızla şimdi bir kez daha sesleniyoruz: Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var!”
Mesajın son bölümünde İmamoğlu, İstanbul’daki halkçı belediyecilik anlayışının sembolü haline gelen Yaşam Vadisi’ni hatırlatarak, “Rant uğruna betona boğulacak bir alanı halkın nefes alanına çevirdik. Bu vadi sadece bir park değil, değişimin ta kendisi. Bu anlayışa sahip çıktınız, beni yalnız bırakmadınız. Hepinize teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.