• 01.04.2025 07:32

• Giriş: 01.04.2025 07:32
• Güncelleme: 01.04.2025 07:34

6 Şubat Maraş merkezli depremlerde de gündeme gelen ardından ülkede yaşanan patlamalar, yangınlar, kazalar da da sık sık tartışılan ilkyardım bilinci, sanatçı Metin Arolat ve Volkan Konak’ın sahnede fenalaşıp yaşamını yitirmesiyle bir kez daha gündeme geldi.

Uzmanlar, ilkyardım eğitimlerinin önemine dikkat çekerek "Ne yazik ki ülkemizde bu bilinç yeteri kadar yok. Basit ilkyardım eğitimleriyle nice hayatlar kurtulabilir. İlkyardım eğitimi okul öncesinde başlamalı” dedi.

Herkes için Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu, BirGün'e yaptığı değerlendirmede ilkyardımın önemine dikkat çekti. "Büyük fotoğrafa baktığımızda aslında konu hep aynı, sadece alt başlıklar değişiyor. Hepsine bir bütün ve aynı gözlükle bakmak gerekiyor" diyen Rodoplu "İlkyardımın önemini 6 Şubat depremlerinde de Kartalkaya Otel yangınında da gördük. Bu tür acil durumlarda ne kadar yetersiz ve bilgisiz olduğumuz ortaya çıkıyor. Çok kültürlü, iyi eğitimli kişilerin toplandığı yerlerde dahi kalabalığın içinden bir tek kişi bile ne yazık ki ilkyardım uygulayamıyor" diye konuştu. Sağlık eğitimi alan kişilerin dahi yakınlarının" dedi. Rodoplu, şöyle devam etti;

"Deprem, sel, orman yangınları, otel yangınları, trafik kazalarında görüyoruz ki bir tek kişi bile ilkyardım eğitimini bilmiyor. Bir kişi bile çıkıp da 'ben ilk yardım biliyorum' demiyor. Oradaki kişileri yönlendirmiyor. Hatalarla dolu uygulamalar var. Ve hep, her seferinde dövünüp dövünüp başa geliyoruz ve sevdiklerimizi kaybediyoruz. İlkyardım eğitimi mutlaka 2 yaşından itibaren verilmeli, okul öncesinde başlanmalı, Afetlere hazırlık, acil, ilkyardım, hayat bilgisi eğitimleri sürekli olmalı. Yangın, sel, deprem, kaza nedir, ilk ne yapılmalı, nasıl davranılmalı? gibi basit ilk yardım bilgileri ilkyardım bilgileri öğrenilmeli. Her yıl bu konuda eğitim olmalı. Üniversite sınavlarında, LGS'de bu konularla ilgili sorular sorulmalı."

ÇÖZÜM YANLIŞ YERDE

Bu konuda toplumsal duyarlılığın gelişmesi gerektiğini söyleyen Rodoplu "Acaba ne eksikti gibi bizim dışımızda gelişen noktalara bakıyoruz. Oysaki 'Ben bu durumlara ne kadar hazırım? Yangında ne yapacağımı biliyor muyum? Çocuğum yalnız başına evde kaldığında yangın çıkarsa nasıl hayatta kalabilir? Bunları biliyor mu?' gibi sorulardan başlamamız gerekli. Toplumsal duyarlılık geliştiğinde  biz tüketici gibi davranmaya başlarız. Gittiğimiz bir otelde, konserde 'Burada yangın söndürücü var mı? Dumanı dışarı atan bir sistem, ambulans var mı? Neden burada elektroşok cihazı yok?'sorularını sorarız. Biz çözümü yanlış yerde arıyoruz" dedi.

***

DENETİMLER KAĞIT ÜSTÜNDE

Denetimlerin pek çok kurumda kağıt üzerinde kaldığını söyleyen Rodoplu, "Uygulamada son derece büyük aksaklıklar var. Yaşanan ölümlerin ardından bütün oteller, tatil köyleri 1 ay göstermelik denetlenir. Buralarda sağlık görevlisi, revir var mı bakılır ama denetimler bile kağıt üstünde. Örneğin büyük otellerde mutlaka revir olmalı, 24 saat bir sağlık görevlisi bulunmalı. Buralarda bir hemşire, bir ATT (acil tıp teknisyeni) olmalı. Ancak ne yazık ki çoğunda işin ehli olmayan kişilerle göstermelik yapılıyor" dedi. Rodoplu, AVM, stadyum, sinema, tiyaro ve konser salonu gibi toplu insanların olduğu yerlerde kalp krizi ve ani kalp durmasına karşı elektroşok cihazının olması gerektiğini de kaydederek, şöyle devam etti: "Ani kalp durmasının da bir tane çözümü vardır. O da elektroşok cihazı. Vatandaş bunun eğitimini almadan, sağlık görevlisi gelene kadar bunu kullanamaz. Tam bu noktada dünyada Otomatik Eksternal Defibrilatör adı verilen otomatik elektroşok cihazı geliştirilmiş. Siz bu konuda hiç eğitim almasanız dahi o makineyi elinize alıp düğmesine bastığınızda sesli uyarı ile size komut vererek elektroşok verir. Bunun artık mutlaka öğretilmesi gerekir. Maalesef kurtarılabilecek hayatları bu tür böyle basit uygulamalar ve basit müdahaleler yapılamadığı için kaybediyoruz."